Balon Balığı, Türkiye’de Akdeniz, Ege, Marmara bölgesinde görülmekle birlikte genellikle yosunlu bölgelerde yaşamaktadır. Halk arasında Balon Balığı olarak anılan bu tür, Kirpi Balığı ismiyle de bilinmektedir.
Genellikle deniz diplerinde yaşayan bu tür, etinin zehirli olması ve kendini tehlike altında görmesi halinde şişmesiyle dikkat çekmektedir. İşte, zehirli bir deniz canlısı olan Balon Balığı hakkında bazı bilgiler. Balon Balığı, ılıman denizlerde yaşayan bir balık türüdür.
Akdeniz, Ege ve Marmara’da taşlık ve yosunlu bölgelerde yaşar. Halk dilinde “balon balığı” olarak bilinir. Dipte yatarak başının üstündeki gözleri ile küçük canlıları veya balıkları görüp avlar. Nisan – Mayıs aylarında kışladıkları derin sulardan sahillere, bazen de acısu bölgelerine sokulup Temmuz – Eylül arasında üreme yapar. 10 – 20 000 yumurta döker. Yavrular önce planktonlarla daha sonra omurgasızlarla beslenir. Özel avcılığı yapılmadığı için ekonomik değeri azdır. Eti zehirlidir. İşgalci bir balıktır. Bazı türleri yerli balıkların neslini tehdit eder. Oltaları kopardığı için balıkçıların en kötü kabusudur.
Balon balıklarının yayılmasıyla yapılan bilimsel araştırmalar balon balıklarının tetrodotoksin (TTX) adı verilen bir nörotoksin içerdiğini göstermiştir. TTX güçlü denizel kaynaklı organik zehirdir. Balon balıklarının riskleri nedeniyle ülkemizde 2 türünün Lagocephalus sceleratus, Lagocephalus spadiceus karaya çıkarılması ve satılması yasaklanmıştır.
Akdenizde yapılan çalışmalarda, Lagocephalus lagocephalus türün görüldüğü Tunus kıyılarında yakalanan örneklerde balık etinin tüketiminin toksisite açısından oldukça tehlikeli olduğu bildirilmiştir
Balon balığının Yunanistan’ın batı kıyılarında da yayıldığının rapor edildiğini, yakın gelecekte tüm Akdeniz için bir tehdit olabileceğini dile getiren Metin,”Balon balığının bünyesindeki tetrodoksin içeren zehirin 2 miligramı 50 kilogram ağırlığında bir bireyi öldürebilecek güçte. Bu, kişiden kişiye değişebilir. Balığın iç organlarında, deri altında ve kas yapısında yoğun bir şekilde tetrodoksin bulunuyor. Üreme dönemlerinde dişi bireylerde daha yoğun oluyor. Dokunulduğunda da kendini savunma amaçlı şiştiği için tetrodoksini dış ortama salıyor. Bu sırada üzerindeki dikensi oluşumdan dolayı bu zehir temas edeni zehirleyebilir” şeklinde konuştu.
Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Türkiye ve Karadeniz Direktörü Sibel Eralp, son yıllarda Türk karasularında sıkça görülmeye başlanan balon balığının, balıkçılığa darbe vurduğunu söyledi.
Eralp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşanan iklim değişikliğiyle Akdeniz ve Ege’deki balık türlerinde değişimlerin yaşandığına dikkati çekti. Kızıldeniz’den Akdeniz ve Ege’ye göç eden balıkların çok farklı türde olduğunu anlatan Eralp, bunlar içerisinde en zararlısının balon balığı olduğunu belirterek, ayrıca zehirli deniz anası, kardinal ve kılkuyruk mercan balıklarının da göç eden tehlikeli diğer deniz canlılarından olduğunu vurguladı.
Türk karasularında görülmeye başlanan zararlı deniz canlılarının, balıkçılığı olumsuz yönde etkilediğini dile getiren Eralp, şöyle konuştu:
‘Özellikle balon balıklarının zararı çok büyüktür. Balon balığı, geleneksel balık avcılığına, av türlerine ve yöntemlerine ciddi bir darbe vurmaktadır. Büyüklüğü 5 kilograma ulaşan balon balıkları, ağları kesip ve takılan balıkları da yemektedir. Bu tür balık türü ilk defa Yumurtalık’ta görüldü.’
Zehirlenme belirtileri nelerdir?
Bu balık türünün, diğer deniz canlısı popülasyonun azalmasına neden olduğunu, yerli balıkların yumurta ve larvalarına da zarar verdiğini anlatan Eralp, şöyle devam etti:
”Toksin içeren balon balığı, zehirlenmelere yol açıyor. Balon balığının içerdiği toksin, insanda önce kol ve bacaklarda uyuşukluk, baş dönmesi ardından terleme, kusma, morarma, konuşma güçlüğü ve felce hatta ölüme neden oluyor.”
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı’nın (TÜDAV) çalışmalarına göre de Akdeniz’de bilinen 650 balık türünden, 90 tanesinin istilacı olduğunu ve balon balığı gibi birçok türün Akdeniz ve Ege’ye yayıldığını vurgulandı.