Van Kedileri Salgın Nedeniyle Uzaktan Seviliyor

241
van kedi

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezince “Kedi Villası”nda koruma altında tutulan Van kedileri, pandemi sürecinden olumsuz etkilendi.

İnsanlarla teması kesilen Van kedilerini ziyaretçiler uzaktan sevmek zorunda kalıyor.

Yeni tip corona virüs (covid-19) tedbirleri kapsamında Kedi Villası’nda hem kedilerin hem de çalışanların sağlığı için bazı tedbirler uygulandı. Daha önce ziyaretçilerin kedileri yakından sevmesine ve beslemesine izin verilen merkezde, salgın nedeniyle bu temas kesildi.

Duygusallığı, cana yakınlığı, beyaz ipeksi kürkü, aslan yürüyüşü, tilki kuyruğuna benzeyen uzun ve kabarık kuyruğu, farklı göz renkleri ve suya düşkünlüğüyle kentin en önemli değerlerinden olan Van kedisinin neslinin korunmasına yönelik çalışmaların sürdüğü merkezde, Kovid-19 nedeniyle tedbirler sıkı tutuluyor. Sevilmekten çok hoşlanan kedilere, pandemide ziyaretçilerin dokunmasına izin verilmiyor. Beslenmelerine de özen gösterilen merkezde, kedilerin mama menüsüne 3 aydır, Van Gölü’nde yaşayan endemik balık türü inci kefali de eklendi. 

Kediler izole edildi

Kediler izole edildi

YYÜ Van Kedisi Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Kaya, AA muhabirine, covid-19’un hayvanlar için nasıl bir tehdit oluşturabileceğini bilmediklerinden, merkezi marttan itibaren geçici olarak ziyarete kapattıklarını anımsattı. Kaya, bütün hayvanları sıkı şekilde izoleye aldıklarını ve kesinlikle insanlarla temasına müsaade etmediklerini belirtti. 

Merkezin dezenfeksiyonu, hayvanların bakımı ve personelin sağlığı ile ilgili tüm tedbirleri aldıklarını söyleyen Kaya, şunları kaydetti: 

Normal süreçte ziyaretçiler, kedilerin yanına girebiliyor, elleriyle besleyebiliyor ve sevebiliyordu. Bu duruma hayvanlar da alışkındı. Şimdi kedilerin yanına girmek yasak. Ziyaretçiler sosyal mesafeye uyarak ve maske takarak yalnızca uzaktan izleyebiliyor. Kediler ise sevilme alışkanlığından gelen duyularla, insanları görünce hemen onlara yakın bir yere toplanıyorlar. Bu önceden edindikleri o sevme alışkanlığı ile ilgili bir durum. Dolayısıyla bu süreçte hem insanlara temastan hem de sevgiden mahrum kaldılar. Gerçi biz bu eksikliği personelimizle gidermeye çalıştık ancak bu süreçte biz de personel sayımızı azaltmak durumunda kaldık.

Salgın sürecinde personeliyle büyük bir özveri ve titizlikle çalıştıklarını aktaran Kaya, “Amacımız bu süreci en az etkiyle atlatmaktı. Sokağa çıkma yasaklarının bulunduğu günlerde bile, biz mutlaka her gün merkezimize gelerek hayvanlarımızla yakından ilgilendik, durumlarını kontrol ettik” dedi. 

Normal dönemde ziyaretçilerin mama satın alarak kedileri beslediğini, şimdi ise böyle bir durum söz konusu olmadığı için bakım masraflarının da arttığını dile getiren Kaya, kentte bolca bulunan ve maliyeti düşük inci kefali balığı ile buna alternatif çözüm bulduklarını aktardı. Kaya, “Kedilerin ıslak mama ihtiyacını karşılamak için haftada en az iki, en fazla 4 gün olmak kaydı ile mamalarına ilaveten inci kefali vermeye çalışıyoruz. Besin değeri de yüksek, gayet sağlıklı oluyor. Kıyma halinde de verdiğimiz balıkları, kedilerimiz çok seviyor” ifadesini kullandı.