Evcil hayvanlar harikadır. Yalnız hissettirmezler, karşılıksız sevgi gösterirler. Bunlar dışında evcil hayvanların insanlara bir faydasının daha olduğu belirlendi.
Araştırmalar, psikolojik rahatsızlıklardan muzdarip kişilerin, evcil hayvanlar sayesinde tedavilere daha olumlu yanıtlar verdiğini ortaya çıkardı. Depresyondan şizofreniye kadar birçok mental hastalık, evcil hayvanlar sayesinde tedavi edilebilir boyuta gelebiliyor.
Depresyon veya panik atak gibi psikolojik bir rahatsızlığa sahip olmak, çoğu zaman çevreden soyutlanmış hissetmenize yol açabilir. İnsanlar sadece acı verici semptomlarına ve ilaç yan etkilerine katlanmakla kalmaz, aynı zamanda başkalarından da anlayış eksikliği ile karşı karşıya kalırlar. Bu durumda çoğu insanın ilişki kurması zor olabilir. Ancak, İngiltere’de Manchester Üniversitesi‘ndeki araştırmacılar tarafından yapılan yapılan bir çalışma evcil hayvanların psikolojik hastalıklarla mücadelede ciddi bir rol üstlendiğini ortaya çıkardı.
Evcil hayvanınız uzun bir günün ardından eve geldiğinizde sizi selamlamak için orada. Köpekler gibi bazı evcil hayvanlar da duygularınızı alabilir ve size sarılarak size ne kadar önem verdiklerini gösterebilir.
Bu hemen hemen herkes için rahatlatıcı gelse de, özellikle zihinsel hastalıkları olan evcil hayvan sahipleri için – özellikle şizofreni veya bipolar bozukluk gibi daha ciddi rahatszlıklar- oldukça yararlıdır.
BMC Psychiatry‘de yayımlanan söz konusu çalışma, 54 hastadan uzun süreli akıl hastalığı ile yaşayan günlük deneyimleri hakkında bilgiler aldı.
Çalışmanın baş yazarı Helen Brooks, NPR’ye hastaların çoğunun “Evcil hayvanlarıyla arkadaşlarından ve ailelerinden ulaşılamayan derin duygusal bağlantılar hissettiklerini” söyledi. Brooks ve ekibi, evcil hayvanların sadece sosyal ağlarının bir parçası olarak kabul edilmediğini, ancak yüzde 60’ının evcil hayvanlarını en önemli çevreye, “yakın aile ve sosyal çalışanlar” için aynı noktaya yerleştirdiğini, yüzde 20‘si de çevreye yerleştirdiğini buldu.
Evcil hayvanlar, sahiplerinin yanlarında durabilir ve onları anlamaya gerek kalmadan sevgi sağlayabilirler.
Duygusal destek kaynağı ve sevimli bir dikkat dağıtıcı olmanın yanı sıra, Brooks, evcil hayvanların zihinsel hastalıklardan muzdarip olanlar için çok ihtiyaç duyduğu rutin ve amaç hissi sağladığında ısrar ediyor.
Yetişkin hizmetleri program direktörü Mark Longsjo, NPR‘ye bu çalışmanın, tedavi planları oluştururken ruh sağlığı uzmanlarına evcil hayvan düşüncesini aşılamak için önemli olduğunu açıklıyor. Zihinsel hastalıklarla başa çıkmada kişisel evcil hayvanların önemini göstermek için,bazı katılımcılardan şu alıntılar paylaşıldı:
“Diğer insanlarla aramızda derin bir uçurum var. Birbirimizi anlamaya çalışmak için duman sinyalleri gönderiyoruz, ama her zaman anlamıyoruz.”
“Ben sadece hayvanları seviyorum, hayvanları gerçekten çok seviyorum. Bir partnerim yok, bu yüzden etrafımda hayvanlarım var aksi halde tamamen saçmalardım. Hayvanlarım benim için en önemli şey.”
“Evcil hayvanlar kollarındaki yara izlerine bakmazlar. Nerede olduğunu sorgulamazlar.”
“Gelip bir gece senin yanında oturduğunda, farklı olduğunu bilirsin. Sanki benim ona ihtiyacım olduğu kadar onun da bana ihtiyacı var.”
“Biliyorsunuz, zihinsel sağlık açısından, sadece bir çukura batmak ve tüm dünyadan geri çekilmek istediğinizde, beni zorlarlar, kediler beni hala dünyayla ilgilenmeye zorlar.”
